16 Mayıs 2023 Salı

Paragrafta Konu

 

Bir duyguyu, düşünceyi ya da bir olayı anlatabilmek için bir araya getirilmiş cümleler topluluğuna paragraf denir. Paragrafta bir duygunun, düşüncenin ya da olayın bir yönü ele alınır. Paragraf tek bir düşünce etrafında oluştuğundan kendi içinde bir bütünlük oluşturur.

“Paragraf” kavramının tanımını yaptıktan sonra şimdi “Paragrafta Konu” adlı konu anlatımına geçebiliriz.

 

Paragrafta Konu

-Paragrafta yazarın üzerinde durduğu, hakkında söz söylediği durum, düşünce veya olaya konu denir.

-Her paragrafın bir konusu vardır. Paragrafın konusu bulunurken “Parça bize ne anlatıyor?”, “Parçada neden söz ediliyor?”, “Parçada üzerinde durulan nedir?” sorularını paragrafa yönelterek paragrafın konusunu bulabiliriz.

NOT: Bir paragrafı ele alırken yapacağımız ilk işlerden birisi paragrafın konusunu bulmak olmalıdır. Konusu bilinmeyen bir paragrafın anlaşılması oldukça güçtür. Ayrıca bir paragrafta konuyu belirlemeden ana düşünceyi bulmak da zordur.

 

Örneklere geçmeden önce “Paragrafın/parçanın konusu bulunurken nelere dikkat edilmelidir?” sorusunun cevabını verelim:

1)Öncelikle “Parçada en çok hangi sözcükler ya da kavramlar tekrar edilmiştir?” sorusunu cevaplamak gerekir. Parçada en çok tekrar edilen sözcükler veya kavramlar bize parçanın konusunu verir.

2)Paragrafın/parçanın konusu bulunurken parçanın ilk cümlelerine dikkat etmek gerekir. Genellikle ilk cümleler bize ipucu verir ya da parçanın konusunu bize açık bir şekilde gösterebilir. Ancak bu her zaman böyle olmayabilir. Bunu da göz ardı etmemek gerekir.

3) Konu, parçanın tamamını kapsar nitelikte olmalıdır. Parçanın konusu bulunurken bu noktayı da göz önünde bulundurmak gerekir.

 

Örnek 1: Bazen olmazları mümkün kılan, içinden çıkılması güç meseleleri tereyağından kıl çeker gibi halledebilmeyi sağlayan, bilgi ve onun sağladığı güçtür. Bilginin gücü insan için en değerli anahtardır. Bilginin gücü sayesinde insan medeniyetin kapılarını ardına kadar açar ve bu kapıdan içeri girerek sürekli ilerlemeye devam eder.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi bir paragrafın konusu bulunurken metne “Parça bize ne anlatıyor?”, “Parçada neden söz ediliyor?”, “Parçada üzerinde durulan nedir?” sorularını sorarız. Bu soruları yukarıdaki metne sorduğumuzda aldığımız cevap ise “bilginin gücü ve onun insana sağladığı yararlar”  olacaktır.

 

NOT: Konu, bir yargı içermez. Başka bir deyişle cümle şeklinde olmaz. Konu bir ya da birden fazla sözcükten oluşan ve yargı bildirmeyen bir unsurdur. Ana düşünce ise bir yargı bildirir.


Örnek 2: Okumak gibi bir bebeğe şarkı söylemek de asla erken değildir. Ebeveynler ve bakıcılar etkili söylenen bir şarkının bir bebeği nasıl sakinleştirdiğini tecrübe etmişlerdir. Şarkılar, dil gelişimiyle sıkı sıkıya ilişkilidir ve tıpkı kitaplar gibi hiçbir çocuk şarkılardan mahrum bırakılmamalıdır. Araştırmalar müziğin dil ediniminde güçlü bir araç olduğunu, müziğin ve dilin işlenmesinin beynin aynı bölgesinde gerçekleştiğini ve aynı nöral yolları paylaştığını ortaya koymuştur.

(Megan Daley, Kitap Okuyan Çocuk Yetiştirmek, Orenda Kitap)

“Parça ne anlatıyor?” sorusunu sorduğumuzda alacağımız cevap “Çocuk Gelişiminde Şarkının Önemi” ya da “Dil Gelişiminde Şarkının Önemi” olur. Dolayısıyla paragrafın konusu bu iki ifadedir.

 

Örnek 3: Yaşanmış ya da yaşanması mümkün olan olayların kişi, yer ve zamana bağlı olarak anlatıldığı kısa soluklu kurmacaya dayalı metinlere hikâye (öykü) denir. Hikâye türünde beş önemli unsur vardır. Bunlar; olay, kişi, yer, zaman ve anlatıcıdır. Hikâye türü roman türüne göre daha kısa bir metin türü olduğu için hikâyede şahıs kadrosu dar, olay, yer ve zaman ise sınırlıdır. Hikâye türü yazar tarafından çoğunlukla serim, düğüm ve çözüm bölümleri şeklinde okuyucuya aktarılır.

“Parça bize ne anlatıyor?”  sorusunu sorduğumuzda alacağımız cevap “hikâye türünün özellikleri” olur. Dolayısıyla bu ifade paragrafın konusudur.


Örnek 4: Yüz yüze dostluklar vardır; güneşle ayçiçeğinin dostluğu, böyle bir dostluktur mesela. Ayçiçeği sabahtan akşama kadar hiç ayıramaz yüzünü güneşten. 

Uzak dostluklar vardır; denizlerin ortasındaki bir adayla dağların arasındaki bir göl, birbirlerinin uzak dostlarıdır. Dostluklarını gündüz kuşlarla, gece yıldızlarla iletirler birbirlerine.  (Murat Çiftkaya) 

Yukarıdaki metinde yazar bize iki farklı dostluk türünden (yüz yüze dostluklar, uzak dostluklar) söz etmiş. “Parça bize ne anlatıyor?” sorusunu sorduğumuzda ise “dostluk” ya da “dostluğun türleri” cevabını alırız. Dolayısıyla bu metnin konusu “dostluk” ya da “dostluğun türleri” olmalıdır. 



5 Mayıs 2023 Cuma

Sıfat-Fiil Nedir? Fiilimsi Türlerinden Sıfat-Fiile Örnekler

 

Fiil kök veya gövdelerine getirilen “-an/-en, -ası/-esi, - maz/-mez, -ar/-er/-ır/-ir, - dık/-dik/-duk,-dük, - ecek/-acak, - mış/-miş/-muş/-müş ekleriyle yapılır. Sıfat-fiil eklerini aklımızda daha kolay kalması amacıyla “-an, - ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş” şeklinde kodlayabiliriz.

Sıfat-fiil konusunu örneklerle birlikte ele almadan önce şunu belirtmemizde fayda var: Sıfat-fiil ekini alan sözcükler bir ismi niteler. “Sınavda heyecandan bildiğim soruları bile yapamamıştım.” cümlesinde “bildiğim” sıfat-fiili (-dik: sıfat-fiil eki) isim olan “sorular” sözcüğünü nitelemiştir.

Şimdi sıfat-fiil konusunu örneklerle açıklayalım:

Sıfat-Fiil / Örnekler

-İnsan ruhunu tüm gerçekliğiyle ortaya koyan başarılı eserleri vardı. (-an: sıfat-fiil)

-Dedemin anlattığı masalları ilgiyle dinlerdim. (-tık: sıfat-fiil)

-Zavallı çocuk gerçekten acınası bir hâldeydi. (-ası: sıfat-fiil)

-Bu yaz unutulmaz bir tatil geçirdik. (-maz: sıfat-fiil)

-Toplantıda tanıdık bir yüz göremedim. (-dık: sıfat-fiil)

-Okunmuş kitapları şu tarafa koyalım. (-muş: sıfat-fiil)

-Zavallı kadın kendisine sığınacak bir liman arıyordu. (-acak: sıfat-fiil)

-Güler yüzlü insanlar her zaman sevilmiştir. (-er: sıfat-fiil)

 

NOT: Sıfat-fiiller çekimli fiillerle karıştırılmamalıdır.

Örnekler:

1)Giysiler özenle ütülenmiş. (-miş: duyulan geçmiş zaman – Dolayısıyla çekimli fiildir ve yüklem görevindedir.)

Ütülenmiş giysileri dolaba yerleştirelim. (-miş: sıfat fiil eki – “Giysi” ismini nitelemiştir ve sıfat-fiil görevindedir.)

2) Babam, yarınki konferansta konuşacak. (-acak: gelecek zaman kip eki – Çekimli fiildir ve yüklem görevindedir.)

Onunla konuşacak çok şeyimiz var. (-acak: sıfat fiil eki – İsmi nitelediği için sıfat-fiil görevindedir.)

 

NOT: Sıfat-fiiller niteledikleri isim düştüğünde onun yerine geçerler ve bir isim gibi kullanılırlar. Başka bir deyişle “adlaşmış sıfat-fiil” hâline gelirler.

Örnek:

-Sınıftan koşarak çıkan öğrenciler yanıma gelsin. (-an: sıfat-fiil eki – öğrenciler: isim)

Bu cümlede “çıkan” sıfat-fiili “öğrenciler” ismini nitelemiştir.

-Sınıftan koşarak çıkanlar yanıma gelsin.

Bu cümlede ise “öğrenciler” ismi düşerek “çıkan” sıfat-fiili ismin yerine geçmiş ve adlaşmış sıfat-fiil hâline gelmiştir.


Popüler Yayınlar