Foto Kaynak: https://www.pexels.com/tr
Çocuklarımız, gençlerimiz büyük bir emekle sınava hazırlandılar ve sonucu iyi olsun kötü olsun bir sonuç elde ettiler. Sınav konusunda velilerimize düşen önemli bir görev var: Sınav sonucunu sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmek...
Hayatta başarılı olmak da var başarısız olmak da... Bu hepimiz için geçerli bir durum... Çocuğunuz da girdiği sınavlarda başarısız olabilir. Bu durumda hemen çocuğunuzu yargılamak kesinlikle doğru bir davranış değildir. Ortada bir başarısızlık varsa önce anne-baba olarak kendinizi sorgulamalısınız. Önce şu soruları kendinize sormanızı tavsiye ederiz:
-Çocuğuma yeteri kadar sorumluluk bilincini aşılayabildim mi?
"Çocuğunuza Sorumluluk Duygusunu Nasıl Kazandırabilirsiniz?" adlı yazımıza BURADAN ulaşabilirsiniz.
-Çocuğum çalışma alışkanlığını yeterince kazanabildi mi? Ona bu alışkanlığı kazandırma konusunda bizler elimizden geleni yapabildik mi?
-Çocuğumun evde rahat bir ders çalışma ortamı var mıydı? Bu ortamın sağlanmasında üzerimize düşen görevleri yerine getirebildik mi?
-Çocuğumla sağlıklı bir iletişim kurabildim mi?
-Koronavirüs salgını nedeniyle yapılmaya başlanan uzaktan eğitim sürecinde çocuğuma yeteri kadar fayda sağlayabildim mi? Bu süreçte ona yeterince destek ve rehber olabildim mi?
-Salgın sürecinde çocuğumun öğretmenleriyle sağlıklı bir iletişim kurabildim mi?
Değerli anne-babalar, kısacası önce kendinizi sorgulamalı daha sonra çocuğunuzla birlikte başarıyı artırabilmek adına etkili ve verimli bir plan geliştirmelisiniz. "Zararın neresinden dönersek kârdır." anlayışından hareketle çocuğunuzun bundan sonraki eğitim hayatında başarılı olabilmesi adına adımlar atmalısınız. Sınav başarısızlığı dünyanın sonu değildir. Başarı da başarısızlık da aslında yeni bir başlangıçtır. Bu yeni başlangıcı sağlıklı bir şekilde yapmak ise oldukça önemlidir.
Değerli anne-babalar, sınav başarısızlığı karşısında;
1) Çocuğunuzla doğru bir şekilde iletişim kurmaya çalışın. Kesinlikle onu kıracak, üzecek, öz güvenini zedeleyecek ifadelerden kaçının. Başarısızlığın nedenlerini çocuğunuzla birlikte tespit edip onun eksikliklerini giderecek verimli ve etkili bir çalışma programı hazırlayın.
2) Ona ceza vermekten kaçının. Çünkü ceza vermek sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir. Ceza vermek yerine ona sorumluluk bilincini geliştirecek görevler verebilirsiniz. Her koşulda çocuğunuzla doğru bir şekilde iletişim kurmanın yollarını arayın.
3) Onu sosyal faaliyetlerden alıkoymayın. Aksi takdirde çocuğunuzun kişisel gelişimini baltalamış olursunuz.
4) Sınav sonucu üzerinden çocuğunuzun hayatta başarılı olup olamayacağı konusunda tespitler yapmaktan kaçının.
5) Çocuğunuzu akranlarıyla kesinlikle kıyaslamayın. Çocuğunuzu akranlarıyla kıyaslamak onda yetersizlik duygusunun oluşmasına yol açabilir.
6) Sınav sonucuna göre çocuğunuzu zekâ seviyeleri açısından değerlendirmekten kaçının. Sınav, çocuğunuzun o esnadaki bilgilerini ölçen bir uygulamadır. Sınav esnasında kaygı, heyecan vb. durumlar çocuğunuzun gerçek performansını göstermesine engel olmuş olabilir. Bu nedenle sınavlar, çocuğunuzun zekâ düzeyi hakkında sağlıklı bilgiler vermeyebilir.
7) Tüm bunları yaparken dengeyi sağlamaya çalışın. Onun şımarık bir birey olmasına neden olacak davranışlardan kaçınmaya özen gösterin.
Değerli veliler, sınav başarısızlığı kesinlikle dünyanın sonu değildir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi aslında yepyeni bir başlangıçtır. İyi bir başlangıç yapmak sizlerin ve çocuğunuzun elinde... Son olarak şunu söylemek isteriz ki; çocuğunuza her şeyden önce kendisi ve geleceği için çalışıp başarılı olması gerektiği bilincini aşılamanız onun bundan sonraki hayatı için önemli bir adım olacaktır. Herkese sevgi ve saygılarımızla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder