30 Nisan 2024 Salı

Tartışmacı Anlatım Nedir? Tartışmacı Anlatıma Örnek Paragraflar



Yazarın düşüncelerini okuyucuya kabul ettirmek amacıyla kullandığı anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir. Tartışmacı anlatım tekniğinde yazar önce eleştireceği düşünceyi verir daha sonra da kendi düşüncelerinin neden doğru olduğunu, eleştirdiği düşüncenin de neden yanlış olduğunu örnekleriyle ortaya koyar. Bu anlatım tekniğinde yazarın amacı kendi düşüncesini savunmak, yanlış düşünceyi de çürütmektir.

NOT: Tartışmacı anlatımda öznellik hakimdir. Yazar, bu anlatım biçiminde ağırlıklı olarak kendi duygu ve düşüncelerine yer verir.

Tartışmacı Anlatım Örnekleri

Örnek 1:

“Edebiyata dudak bükenlerden söz açmak istiyordum. Vatan kurtaran aslanlardır bunlar. Aslında hiçbirinin değerli bir öykü cildiyle, değerli bir romanla ömürlerinde bir kez olsun karşılaştıklarını ihtimal vermem. Buna rağmen edebiyat üzerinde pek bir üst perdeden konuşurlar. Edebiyatın neyi kurtaracağını sorarlar. Sanırsınız ki kendileri ciddi şeylerle uğraşmışlardır, edebiyatı da bu uğraşları arasında belli bir yere oturtmuşlardır. Edebiyat üzerine olan bütün ön bilgileri vaktiyle okudukları ya bir resimli romana dayanır ya bir pehlivan tefrikasına. Eh ona da doyum sağlamışlardır.

Gene söylüyorum, hayatın bütün anlamı kitaplardan ibaret değil. Ama hayatın bazı anlamlarını kavrayabilmek için arada bir kitaplara, dergilere de bakmak gerekli sayılmalı. Okuyunca da hayattan kaçmak için değil, hayata müdahale için okumalı.”

(Rasim Özdenören, Ruhun Malzemeleri)

Yazar bu metinde edebiyata dudak bükenleri, edebiyatı bütünüyle bomboş bir uğraş olarak nitelendirenleri eleştiriyor, onların düşüncelerinin yanlış olduğunu metnin son kısmında kendi görüşlerini ortaya koyarak okuyucuya bildiriyor. Ayrıca bu metinde öznel anlatımın hâkim olduğunu görmekteyiz. Bu nedenle bu metinde anlatım biçimlerinden tartışmacı anlatımdan yararlanıldığını söyleyebiliriz.

 

Örnek 2:

“Kötümserliği yaşamının vazgeçilmez bir parçası hâline getiren insanlar var. Bu insanlar hemen hemen her şeye olumsuz tarafından bakarak insanlara olumsuz enerji yayarlar. Bunu da “Ben açık sözlüyüm.” diyerek normalleştirmeye çalışırlar. Bir de iyimserliği abartanlar var tabii. Her ikisi de doğru değildir bence. İyimserliği ve kötümserliği makul bir şekilde dengelemenin hayatımıza olumlu şeyler kazandıracağı düşüncesindeyim. Çünkü iyimserliği ve kötümserliği dengeleyebilen insanların günlük yaşamda doğru kararlar verebildiğini ve insan ilişkilerinde daha başarılı olduklarını düşünüyorum.”

Yazar, yukarıdaki metinde iyimserliği ve kötümserliği uçlarda yaşayan insanları eleştiriyor ve bunun doğru olmadığını metnin son kısmında kendi düşüncesini ortaya koyarak okuyuculara bildiriyor. Dolayısıyla bu metinde tartışmacı anlatımdan yararlanıldığını söyleyebiliriz.

 

Örnek 3:

“Hüzün meraklılarından değilim. Böyle bir ruh hâlinden hoşlanmam; ona önem de vermem. Bunun yanında birçok insan hüznü büyük bir değer sayar. Onlara göre hüzün olgun, erdemli, akıllı insanların özelliğidir. İtalyanlar bu duruma “kötülük” demekle daha uygun bir davranışta bulunmuşlar. Çünkü hüzün daima zarar veren, manasız, küçük, korkak bir duygudur.”

(Montaigne / Denemeler)

Yazar bu metinde hüzün duygusunun zararlı, manasız, küçük ve korkak bir duygu olduğunu bir tartışma havası içinde vermiştir. Ayrıca bu metinde öznellik hâkimdir. Dolayısıyla bu metinde anlatım biçimlerinden tartışmacı anlatımdan yararlanıldığını söyleyebiliriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar